Trump, Putin ile bir araya geleceğini duyurdu! Son görüşmede neler oldu?
ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, Florida‘daki malikanesi Mar-a-Lago‘da Cumhuriyetçi valilerle görüşmesinin akabinde basın mensuplarına kısa açıklama yaptı.
Trump, açıklamasında, Rusya-Ukrayna Savaşı‘na değindi ve Rusya Devlet Başkanı Vladmir Putin‘in kendisiyle görüşmek istediğini belirtti.
Basına demecinde, “O (Putin) benimle görüşmek istiyor; bu görüşmeyi ayarlıyoruz. Devlet Başkanı Putin görüşmeyi istiyor, bunu açıkça da lisana getirdi. Bizim bu savaşı sona erdirmemiz gerekiyor, çok kanlı bir savaş” diyen Trump, kelam konusu görüşmenin ne vakit olabileceğine ait ayrıntıya girmedi.
Trump, daha evvelki açıklamalarında da başkanlık koltuğuna oturduktan sonra kısa müddette Rusya-Ukrayna Savaşı’nı sona erdirmek istediğini ve bunun için Putin ile görüşmeye hazır olduğunu lisana getirmişti.
SON GÖRÜŞME NE VAKİT OLDU?
Son Putin-Trump görüşmesi 16 Temmuz 2018‘de Finlandiya‘nın başşkenti Helsinki‘de gerçekleşti. Bu, hayli beklenen bir tepeydi ve çoklukla Helsinki Zirvesi olarak anılıyor. İki önder, nükleer silah denetimi, Suriye, Ukrayna ve 2016 ABD başkanlık seçimlerine Rus müdahalesi üzere çeşitli hususları görüştü.
Zirve, bilhassa Trump’ın Putin ile düzenlediği ortak basın toplantısındaki açıklamaları nedeniyle tartışmalıydı. Trump, ABD istihbarat ajanslarının 2016 seçimlerine Rus müdahalesiyle ilgili sonuçlarına kuşkuyla yaklaşmıştı, bu da Cumhuriyetçiler ve Demokratlar dahil olmak üzere geniş bir bölümden tenkit aldı. Birçok kişi, bu açıklamaları Rusya’ya karşı dostça bir hal olarak yorumladı ve Putin’i, ABD çıkarlarına karşı düşmanca görülen hareketlerinden sorumlu tutmamakla suçladı.
SONUÇLAR
Görüşmenin sonuçlarına gelince, bu tepe, her iki başkanın de direkt diyalog kurma fırsatı olarak görülse de somut sonuçlar sonluydu. İki önder, alakaları düzgünleştirme konusunda karşılıklı bir istek tabir etti, ayrıyeten silah denetimi muahedeleri mümkünlüğünü tartıştılar. Fakat sonrasında, çoğu kilit bahis üzerinde manalı bir ilerleme kaydedilmedi ve tepe daha çok sembolik olarak değerlendirildi.
Zirve süreci, Putin ve Trump ortasında özel, baş başa bir görüşme yapılması ve akabinde kendi delegasyonlarıyla daha geniş bir toplantı yapılması halinde ilerledi. Bu format, bilhassa baş başa görüşmeler sırasında ABD danışmanlarının bulunmaması nedeniyle kaygılara yol açtı. Tepenin net ve ölçülebilir sonuçlar üretmemesi ve Trump’ın açıklamaları etrafında oluşan tartışmalar, doruğun hem ABD’de hem de milletlerarası alanda karışık bir formda karşılanmasına neden oldu.
