‘Cumhuriyet değerleri için çalışmaya devam edeceğiz’
Türkiye Cumhuriyeti’nin, Atatürk’ün önderliğinde halk egemenliğine dayanan bir idare anlayışıyla yükseldiğinin vurgulandığı açıklamada, “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletimize verilmiş, laiklik ve demokrasi üzere Cumhuriyetin temel bedelleri benimsenmiştir. Cumhuriyet, bilgisizliğe, bağnazlığa, yobazlığa, yoksulluğa, çaresizliğe karşı verilen savaşın ismidir. Atatürk’ün deyişiyle, ‘Cumhuriyet, özellikle kimsesizlerin kimsesidir.’ Tüm bu aydınlık saçan özellikleri nedeniyle Cumhuriyetimiz, bir asra ulaştığı şu günlerde taarruz altındadır. Bugün Cumhuriyeti yöneten anlayış, demokrasiyi gaye değil, araç olarak görmekte ve kendi siyasal anlayışını gerçekleştirmek için çalışmaktadır.
Anayasanın birinci dört unsuruna yönelik açıklamalarla başlayan ve terörist başının Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne davet edilmesiyle devam eden telaffuzlar, Cumhuriyetimizin temel prensiplerinin tartışmaya açılmasına neden olmakta, toplumdaki kutuplaşmayı körüklemektedir. Bu yaklaşımlar, Cumhuriyetin eşitlikçi ve birleştirici prensipleriyle bağdaşmamakta, toplumsal barışımıza ziyan vermektedir.
Atatürk, ‘Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, yeterli biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti pirler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En hakikat, en gerçek tarikat, medeniyet tarikatıdır’ kelamıyla izlenmesi gereken yolu bizlere göstermiş olsa da bugün başta Öğretim Birliği unsuru olmak üzere ihtilal kanunları çiğnenmekte; Atatürk prensip ve ihtilalleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim maksadı terk edilmekte; Cumhuriyet’e, kurucularına, bedellerine hakaret edenler, cezasızlık siyasetleriyle dolaylı olarak teşvik edilmekte; kadınerkek eşitliği manasına gelen Cumhuriyetimizde bayanlarımız gericiliğin tehdidiyle yüz yüze kalmaktadır” denildi.
‘BU YOLDAN AYRILMAYACAĞIZ’
Son 22 yılda uygulanmak istenen eğitim sistemi ile dindar, muhafazakâr, biat kültürünü benimseyen, eleştirel niyete kapalı itaatkâr jenerasyon yetiştirilmek istenmekte olduğunun tabir edildiği açıklamada, “Ülkemizin dört bir yanında eğitim, kültür ve toplumsal alanda Cumhuriyet aksisi ögelerin yürek bulduğu bir ortam yaratılmaktadır. Bu karanlık niyetler, Cumhuriyet’in ve kurucularının bizlere bıraktığı akıl ve bilim ışığında yürümemiz gereken yoldan sapmamızı hedeflemektedir. Atatürk’ün dediği üzere, ‘En gerçek, en gerçek tarikat, medeniyet tarikatıdır.’ Ve bizler, Cumhuriyet’in çağdaş uygarlık gayesine inanan eğitim işçileri olarak bu yoldan ayrılmayacağız. Eğitim-İş olarak Cumhuriyetin kurucu kıymetlerini yaşatmak ve çocuklarımızı laik, bilimsel, çağdaş eğitim anlayışıyla yetiştirmek için çalışmaya devam edeceğiz. Cumhuriyetimizin 101. yılında coşkuyla kutlanması gereken bu kıymetlerin, siyasal iktidarın ve çeşitli çevrelerin gölgelemeye çalıştığı devirde dahi kararlılıkla gerisinde duruyoruz. Tüm ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu büyük başkan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını hürmetle anıyoruz. Ebediyen Cumhuriyet” tabirlerine yer verildi.
