Spor yazarları Trabzonspor – Hatayspor maçını yorumladı: ‘Yeri protokol tribünü olmalı’
“YERİ PROTOKOL TRİBÜNÜ OLMALI”
Olcay Çakır: “Dün akşam alanda olup bitenleri gördüğümde bu kere; teknik takımın de tamamının Hatayspor’un durumuna yalnızca “Lig sıralaması” üzerinden baktığı kanaati oluştu. Oyunlarına dair, kurgularına dair hiç bir ön hazırlığın olmadığını düşündürdüler… Artık soruyorum, Hatay kadrosunun kaç maçı izlenmiş, teknik tahlili yapılmış, sahi siz dün akşam ne oynadınız?
Olmuyor hocam. Sanırım bu “Olmuyor” tabirini kullandığım üçüncü yazım. Üçüncü yazım, üç farklı hoca için… Trabzonspor’un gerçek efsanesinin birtakım kararları diğerlerine bırakmaması gerekiyor. Oyun yok, oyuna ataklar daha da fecaat, oyuncuların özgüvenleri sıfır.
Trabzonspor efsanesinin yeri protokol tribünü olmalı şu etaptan sonra. Trabzonspor berbat başladığı dönemleri, teknik adam değişikliği yaşayıp, toparlanıp sürdürmüş bir büyük ekiptir. Fakat bu değişiklik hiçbir işe yaramadı, iki ileri bir geriden, gerisin geri basamağına da geçildi. Ligin en çaba gücü düşük grubu Trabzonspor demiştim. Formanın tartısı da bir yere kadar demek ki, bu ligde çaba etmeyene ekmek yok. Puan da yok!” (Fanatik)
“KARA BULUTLARA DEVAM”
Koray Durkal: “Tıpkı Konya deplasmanında olduğu topun hakimiyetini elinde tutan lakin üretmekten son derece uzak olan Trabzonspor birinci 20 dakikalık kısımda yediği golle geriye düştü.
Bordo mavililer ismine sahanın en düzgünü olan Zubkov’un golüyle birinci yarıda dengeyi sağlasalar da ikinci kısımda de birebir senaryo devam etti. Trabzon’u çok uygun karşılayan Hatayspor 65’te bir defa daha öne geçerek alandan galibiyetle ayrıldı.
Maça başlayan takım ve sonradan oyuna girenlere baktığımızda Trabzonspor’un güzel durumda olduğunu söylemek güç. Oyuncular her geçen gün daha da berbata gidiyor. Şenol Güneş de her hafta misal değişikliklerle takım mühendisliği konusunda ilerleme sağlayamıyor. Evvelki yazılarımda da belirttiğim üzere kara bulutlar Trabzon semalarında uzun müddet kalacak üzere gözüküyor.” (Hürriyet)
“KASKETİ MASAYA KOYMA VAKTİ”
Cemal Ersen: “Şenol Güneş hocam gönül koymasın, Trabzonspor üzere her daim tezli olması gereken ekibin yaşadığı düşüncelerden teknik yöneticiye de hisse düşecektir. Tahminen de “kasketini” önüne koyup düşünmesinin vakti gelmiştir artık.
Trabzonspor’da iki-üç oyuncu hariç kimse bu ekibe ilişkin hissetmiyor kendini. Oynasa da oynamasa da o parayı almanın garantisi verilmiş ya!Gerçek şu; dönem bitmek üzere ve Trabzonspor ligin en sıradan grubu. Şenol Güneş’in mesleğine, başarılarına, Trabzonspor sevdasına evet de; sevgili hocam, vazifeye geldiğiniz günden bu yana, yani 24 haftadır neyi yapamadığınızı, eksiklerinizi, yetemediğiniz hususları sorgulamanız gerekmiyor mu artık?
Bence yolun sonu aydınlık değil. Tribünlerden yükselen “istifa” seslerinin muhatabı tek kişi değil. Evet, bu kadar emeğe ve paraya yazık, lakin hesabını kimler verecek?” (Milliyet)
“AŞIRI TELAŞ, PANİK VE GERİLİM İÇİNDE”
İskender Günen: “Maça Trabzon o denli başladı ki rakibe oyun oynama imkanı verdi. Tempoyu bir türlü yükseltemediler, yapılan pas yanlışları ve top üçüncü bölgeye geldiği vakit organizasyonsuzluk ve final pası yetersizliği vardı.
Oyundan çıktığı ana kadar Zubkov, Sikan’la birlikte en fazla katkı yapan oyunculardı. Trabzonspor’un beraberlik golü de bu iki oyuncunun birlikteliğinden geldi. İkinci yarıda ise çok telaş ve panik içerisinde bir Trabzon vardı.
Şuursuz baskı, direkten dönen top ve son vuruş yetersizliği yüzünden gerekli golü bulamadılar. Maçın hakemine gelince verdiği ya da vermediği öylesi kararlar var ki tam bir güldürü.” (Sabah)
